Lucy, genç yaşta elde ettiği şöhretin ve başarının altında ezilmiş, bu yüzden hayatın anlamını bulmak için derin bir arayışa girmiştir. Yılların yıprattığı ruhunu yeniden inşa etmek amacıyla sessiz bir inzivaya çekilmeye karar verir. Ancak, gözlerden ve ışıltılı dünyadan uzakta geçireceği bu zaman dilimi, onun için düşündüğünden çok daha zorlayıcı bir sınav haline gelir. İnzivada tanıştığı rahatsız edici katılımcılar ve lider Elon Bello’nun karizmatik, fakat esrarengiz varlığı, Lucy’nin içindeki huzursuzluğu daha da arttırır. Onun bu içsel mücadeleyle başa çıkma çabaları, Beverly adında ünlü bir modelle kurduğu saplantılı ilişkiyle daha da karmaşık hale gelir. Beverly’nin zahmetsizce ulaştığı içsel aydınlanma, Lucy’nin kendi kırılganlıklarını ve güvensizliklerini daha da derinleştirirken, Lucy’nin Yeni Zelanda’daki bir film setinde dublör olarak çalışan Dylan ile tanışması, ona yeni bir umut ışığı gibi görünür. Fakat Dylan’ın başrol oyuncusu Elmore ile yaşadığı tutkulu ve tehlikeli ilişki, Lucy’nin hayatını da bir girdaba sürükler. Lucy ve Beverly, kendilerini geçmişin karanlık gölgeleriyle yüzleşmek zorunda bulur ve bu süreç, onları hem birbirleriyle hem de kendi iç dünyalarıyla derin bir hesaplaşmaya iter. Hayatlarının bu zorlu dönemecinde, Lucy ve Beverly, geçmişin izlerinden kurtulmak ve içsel huzuru bulmak için uzun ve zorlu bir yolculuğa çıkar.