Nazca Çölü’nün kumlarının sessizliğinde, Sophia’nın monoton yaşamı adeta hafif bir rüzgarla başka bir rengi almaya hazırlanıyordu. Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte, gözlerini kamaştıran güneşin yükselişiyle birlikte heyecan ve merakla doluydu. Babasının uçak bakım atölyesinde saatlerin yavaş akışını beklerken bile, içinde farklı bir heyecan gizliydi. Annesi Silvia’nın kazı çalışmalarına katılmak için gelen neşeli yardımcısı Sebastian, adeta Sophia’nın dünyasına renk katmıştı. Onun enerjisi ve espri dolu tavırları, genç kadını daima şaşırtıyor ve gülümsetiyordu. Bir gün, beklenmedik bir anda, Sebastian’ın önerisiyle küçük uçakla yapılacak bir keşif fikri doğar. Bu teklif, Sophia’nın rutin düzenini sarsacak ve onu bilinmeyenin derinliklerine doğru sürükleyecektir. Gökyüzüne yükseldiklerinde, sıradan bir günün ardında saklı tehlikelerin farkına varacaklar, hayatlarının bu keşifle bambaşka bir yörüngeye gireceğini düşünemezlerdi.