Vicky, Alp Dağları’nın eteğinde, küçük bir kasabada, sakin bir hayat yaşıyordu. Her şey normaldi, ta ki teyzesi Julia ansızın ortaya çıkana kadar. Julia gizemli bir kadındı. Geçmişine dair pek bir şey bilmiyordu Vicky. Julia’nın gelişiyle birlikte Vicky’nin hayatında birtakım gariplikler olmaya başladı. Evdeki objeler yer değiştiriyor, garip sesler duyuluyor ve Vicky’nin hafızasında kaybolmalar yaşanıyordu.
Bir gün Vicky, teyzesinin odasında gizemli bir kutu buldu. Kutunun içinde, özenle etiketlenmiş cam kavanozlar vardı. Her kavanozda farklı bir koku vardı ve bu kokular Vicky’ye tanıdık geliyordu. Teyzesiyle yüzleştiğinde, Julia’nın Vicky’nin geçmişinden sakladığı karanlık sırları olduğunu öğrendi. Bu sırların içinde, Vicky’nin algıladığı her kokuyu taklit etme yeteneğinin de kökeni yatıyordu.
Vicky, teyzesiyle olan bu karmaşık ilişkinin içinde, kendi kimliğini ve geçmişini sorgulamaya başladı. Geçmişin sırlarıyla yüzleşirken, aynı zamanda teyzesinin karanlık geçmişiyle de mücadele etmek zorundaydı. Bu mücadele, Vicky’yi aile bağları, aşkın karmaşıklığı ve en karanlık sırlarla dolu bir yolculuğa sürükledi.