Robles, doğduğu andan itibaren hayatı bir savaş alanı olarak görmüş ve bu zorlu mücadelede kararlılıkla ilerlemiştir. Her ne kadar karşılaştığı engeller onu zorlayıcı olsa da, her adımında daha da güçlenerek kendine bir yol açmıştır. Arizona State Üniversitesi’nin güreş takımına katılabilmek için harcadığı çaba, fiziksel sınırlamalarının etkisiyle oldukça büyük bir gayret gerektirmiştir. Neyse ki, sevgili annesi Judy’nin sınırsız destek ve cesareti, onun bu yolculukta yalnız olmadığını hissettirmiştir. Güreş antrenörlerinin sürekli motivasyonu ve desteği de onun moral kaynağı olmuştur. Robles, NCAA Şampiyonası’nı kazanmak için tüm azmini ve gücünü ortaya koyarak, fiziksel ve zihinsel sınırlarını zorlamaktadır. Bu süreç, ona sadece bir sporcu olmanın ötesinde, gerçek bir kahraman olmanın ne demek olduğunu ve milyonlarca insana umut olmanın önemini öğretmiştir.