Adem ve Zehra, ailelerinin koyduğu derin uçurumlara rağmen, içlerindeki aşkı dinlemeye cesaret eden bir çift. Bu, iki insanın tandem olarak seslerini yükseltmeleri ve sadece kalplerinin ve ruhlarının çağrısına uyma arzusunun bir sembolü. Her iki tarafın itirazı, onların sabrını ve kararlılığını daha da pekiştirir. Bu cesur ve zorlayıcı süreçte, Baha adında küçük bir bebek, onların hayatına ışık saçmaya başlar. Ancak, hayat, tatlı bir hediye ile birlikte pek çok zorluğu da getirir. Baha, menenjit hastalığı sebebiyle küçük yaşta işitme yetisini kaybeder ve bu durum onu yalnızlığın karanlık köşelerine sürükler. Neyse ki, hayat ona Leyla adında başka bir ruhu yollar; işitme engelli olan Leyla, ona dostluk ve anlayış sunarak hayatının renklerini yeniden kazandırır. Ancak, bu ilişki, zorluklarla ve cesaret gerektiren mücadelelerle sınanır. Baha, hem Leyla’yı hem de onların küçük kızı Yeşim’i kucaklayabilmek için her türlü fedakarlığı göze almaya hazırdır.