
Hayatı boyunca güç ve başarı peşinde koşan Daniel Bloch, bir iş dünyası lideri olarak varlık gösterirken, geçmişinin karanlık köşeleriyle yüzleşmek zorunda kalır. Yıllar önce terk ettiği eski sevgilisinin kendisinden bir çocuk dünyaya getirdiğini öğrenmesi, onu derinden sarsar; üstelik bu çocuğun kazada ölmüş olmasının verdiği şok, üstüne gelir. Cenaze törenine katılmak için yola çıktığında, içsel bir hesaplaşmanın eşiğine gelir. Oğlunun yaşamına dair hiçbir bilgisi olmaması, onu derin bir üzüntüye ve özleme sürükler. Tanımadığı oğlunun anılarıyla yüzleşmek için, eski dostlarıyla yaptığı sohbetler sırasında hayatının çeşitli gerçekleriyle karşılaşmak zorunda kalır. Bu yolculuk, hayatını yeniden düşündürten ve onu yeni bir yön seçmeye zorlayacak bir serüven haline gelir.