On yıllık bir özlem ve ayrılığın ardından, Odysseus nihayet Ithaca’nın topraklarına adım atar. Ancak, geri dönüşü beklediği gibi bir zafer hikayesi değil; aksine, içsel bir mücadele ve karanlık bir gerçeklikle yüzleşme anıdır. Son olarak evine döndüğünde, efsanevi savaşçı karısı Penelope’nin, kocasının yokluğunda taliplerin baskısı altında nasıl bir yaşam sürdüğüne tanıklık eder. Penelope’nin durumu, adeta bir hapiste yaşamış gibidir; kendisini zor bir ikilemde bulur. Oğlu Telemachus ise babasız kalmanın getirdiği boşluk ve doğuştan gelen taht hırsıyla mücadele etmektedir. Babası olmadan büyüyen Telemachus, babasının mirasını savunurken hayatını riske atmaktadır. Odysseus, kaybettiklerini geri kazanmayı ve ailesini kurtarmayı amaçlarken, en derin korkularıyla yüzleşmek zorundadır.