Gaspar, her adımda karanlığın biraz daha içine çekiliyordu. Hükümetin karıştığı toplu katliam vakasının gizemini çözmeye yaklaşırken, kendi hayatının da karanlık sırlarıyla yüzleşmek zorunda kalacaktı. Bu olay sadece bir görev değil, aynı zamanda Gaspar’ın geçmişiyle de hesaplaşmasıydı.
Çocukluk yıllarında kaybolan en yakın arkadaşıyla ilgili ortaya çıkan ipuçları, Gaspar’ın hafızasında unutulmuş bir kapıyı araladı. Geçmişin hayaletleri onu geçmişe, kayıp arkadaşıyla yaşadığı mutlu günlere ve gizemli bir şekilde ortadan kayboluşuna götürdü. Bu gizemli olay, Gaspar’ın adalet duygusunu tetikledi ve onu karanlığın kalbine doğru bir yolculuğa sürükledi.
Kısa sürede Gaspar, insan kaçakçılığı yapan bir suç örgütünün izini buldu. Bu örgüt, sadece Gaspar’ın çocukluk arkadaşını değil, birçok masum insanı da kaçırmış ve karanlık bir sona mahkum etmişti. Artık zaman daralıyordu. Gaspar’ın yapay kalbi arızalanmış ve geri sayım başlamıştı. Yirmi dört saat içinde hem adaleti sağlamak hem de kayıp çocukluk arkadaşını bulmak için her şeyi yapmaya hazırdı. Bu zorlu mücadelede Gaspar, sadece kendi cesaretine ve zekasına değil, geçmişiyle de yüzleşerek bulabileceği güce dayanacaktı.