Sybil ve kardeşi Alex, kuzenleriyle birlikte uzun zamandır unutulmuş olan aile malikanesindeki bir gününü sıradan bir şekilde geçiriyorlardı. Ancak o gün her şeyin değişeceğini bilmiyorlardı. Eski kütüphaneye girmeye karar verdiklerinde, içlerinden biri rafların arasında sıkışmış, tozla kaplanmış bir kitap keşfeder. Kitabın kapağını açtıkları anda beklenmedik bir şekilde etraflarında dönen bir enerji hissettiler. Kitabın sayfalarını çevirdikçe, Keoherus Krallığı adında büyülü bir dünyanın kapıları önlerinde açılıverdi. Bu krallık, zamanın tamamen kontrol altında tutulduğu, kristallerin enerjisiyle yönetilen bir yerdi. Dört genç, geri dönebilmek için bu kristalleri toplamak zorunda kalırken, her adımda karşılarına çıkan tehlikeler onları zorladı. Karanlık yaratıklar peşlerine düşerken, Zaman Muhafızı onların en büyük düşmanı haline gelir. Alex, karanlık bir güç tarafından kaçırıldığında ise, Sybil ve kuzenleri zamana karşı amansız bir yarışa girer. Hem Alex’i kurtarmak hem de eve sağ salim dönebilmek için bu büyülü diyarın en karanlık derinliklerine kadar gitmek zorunda kalacaklardı.